Bir salon salamanje
İç güveysinden halsizce
Alt katta madam Anjelik, üst katta sabık bir çocuk
Yokuş yukarı akan donuk hikâye
Yüküm yükün dumanlı hava
Boğum boğun geçiyor insanın ırzına sicimle
Kara kuru bir çocuk karşıdan karşıdan
İki elinde iki yüz piknik tüpü
Bileylenmiş elleri, bilekleri, omuzları
Bir salon salamanje
Fon’da “Gitme”
Yüzünde müteşebbis bir gülümseme
Bazı zaman yanılsama, mütemadiyen yakınsama
Çoğu zaman cinai fıtrattan boy veriyor
Ve hep koy veriyor özgeçmişini, gelmişini, daha da gelmişini
Kuş uçuşu Fındıkzade 5770 metre
Kuş bakışı bilmem ki Ne?
Bir Salon Salamanje
Kurtuluş’a yakın yakın olmasına, dik yokuşlu tren istasyonuna
Yıldızlar kadar daha yakın
Pek tamahkâr, zaman zaman riyakâr, genelde isyankâr
6 Ekimler de güzel bayram havaları
Tüm hırsızlıklardan pek tabi aşina ve mütevellit
Çalınmış kalpaksız huzursuzluklar işte
Bir Salon Salamanje,
Köhnemiş yalnızlık ve umudun köşe apartman dairesi
Hayatın sağrısı takip ediyor kaderini
Umursamaz güller; günleri, güzleri
Tüm çizgiler gönüller kuşağında bir kâşif
Ne nefret biliyor ne intikam
Candan ırak, Deniz’e yakın
Bir salon, salamanje
Vurdumduymaz övgülerin eşleniğine
Yürür olmuş zaman
Kifayetsiz duygularının esaretine
Bir salon, salamanje
En masum olduğu anda
Vurabilirsin bir erkeği
Bir salon salamanje
Hepsi bu
Not: Kaybedenler Kulübü Yolda, teşekkürler
Yazar: Özgür Gökyer | ||
---|---|---|
E-Posta: ozgurgokyer@gmail.com |
Yorum Yok