Kirazlı – Yenikapı I

13 Posted by - 9 Ekim 2017 - Ekim 2017

Sonbaharlı bir sabah ve işe gitmek için yine tramvayı bekliyorum, sağımda solumda insan siluetleri var, İnsanlar alınlarına çakılı kaderleriyle karaltıdan ibaret sanki bu sabah.

Uykusuzum belki ondandır, dün gece bir insanın yarasını kurcalayıp canını yaktım çünkü. Yanımda beliren adam nasılda itici bakıyordu az önce “erkeklerden nefret ediyorum” diye geçirdim içimden. Yok belki de iç sesim değildi sadece konuşan, sesime de yansıdı sanırım düşüncelerim adam gözlerini çekti benden.

Bazı yaralar kanatılmadan iyileşmiyor demiştim dün gece dostuma. Yarasını öyle oydum ki içinde kan cerahat ne varsa akıp gitsin istedim. İncindi farkındayım, kim olsa incinmez ki, kimse canı yanmasın diye yarasına dokundurmak istemez, istemez ama yaraya dokunmadan da tedavi edilmez.

Evet erkekleri sevmiyorum. Hayır ben insan olanları seviyorum. Sevginin bir bedene çakılıp kalmasını da protesto ediyor düşüncelerim. Aşkı illa bir bedene giydirmeli mi , aşk keşke yalın salt haliyle kalplerde kalsa diyorum bazen. Tenlerin sevgileri kirlettiği çağı yaşıyoruz çünkü…

Bugün çok üşüyorum, her zaman çok üşüdüm ben, üşümeyi de hiç sevmedim zaten. Bugün çok daha fazla üşüyorum. Evet, çünkü ben dün gece dostuma ait bir yarayı deştim. İncindi biliyorum. Ama o bilmiyor ki, kendi yaralarımı da çokça kanatmışlığım vardır benim. Kendimden bilirim, kazımadıkça, akıtmadıkça içteki zehri, cerahat içten içe büyütür yarayı. Hem kendini iyileştirmeyen insanları da istemiyorum artık çevremde. İyileşmeyi reddediyorsak incinmenin de manası yok zaten.

Şairin de dediği gibi “insan olan yerlerim ağrıyor bugün”. Sizler sevmeye devam edin, ben biraz ısınayım sizlere yetişirim…

 

Agapi

Yorum Yok

Yanıt yaz