sisli bir akşamüstü gidiyorsun
sen ne zaman gitsen, ben evsiz kalıyorum
bulutlar gidiyor
tramvaylar ağır silahlı savaş arabası
vapurların son seferi
metrolar bitmiş
Galata’nın saçları yüzümde rüzgar
kayıp bakışlarda bir yıldırım gibi
sana düşüyorum
sen ne zaman gitsen
kediler kucağıma yatıyor
adını bağırıyorum Kavacık’ta
Fransız Lisesi’nde oyunlar oynanıyor
karanlıkta bir salıncak yüreğim
kestane saçlarını gökyüzüne düğümledim
gitme
gitme.
akşamlar çok karanlık
savaş kaçakları Yüksek Kaldırım’da
Eminönü’nde Arap Baharı
tiyatrolar kapatılmış
bir darbe hazırlığı, şairler suskun
şiirler yasaklı, karşı çıkanlar terörist
içerdekiler dışardakilerden daha özgür, gitme
gitme
İstanbul kimin İstanbul’udur?
yıldızlara nereden kalkıyor o son vapur?
aşk eski bir hesaplaşma
aşk geçmişe ait bir buluşma mıdır?
bilmiyorum.
git
gökyüzü kül rengiyken git
adını sesime sığdıramıyorum.
Kamarot
Yorum Yok